BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
GÜNCEL

MEB'de 100 bin kişi diken üstünde!

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün dün akşam saatlerinde onayladığı dershane yasası, bugünkü Resmi Gazete'de yayınlanmadı. Milli Eğitim'de yaklaşık 100 bin kişi üstünde...

 Dolayısıyla da resmen yürürlüğe girmedi. Dershane yasasına koyulan geçici madde ile, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Müsteşar hariç, tüm üst düzey yönetiminin görevlerine son veriliyordu.

100 BİN KİŞİ DİKEN ÜSTÜNDE...

Yasa TBMM'de görüşülmeye başlandığında, Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk bir açıklama yaparak, düzenlemenin ardından 100 bin okul yöneticisinin görevinin sona ereceğini vurgulamıştı.

Kamuoyunda "dershane yasası" adıyla anılan yasanın geçici maddesi, Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki tüm Müsteşar Yardımcıları, Talim Terbiye Kurulu Başkan ve Üyeleri, tüm genel müdürler, grup başkanları ile 81 il milli eğitim müdürlerinin görevlerinin, 'kanun yürürlüğe girdiği tarihte sona ermesini içeriyor. Yasada, bu görevlerde bulunanların 'bu maddenin yayımı tarihinde hiçbir işleme gerek kalmaksızın' sona ereceği vurgulanıyor.

Kanunda ayrıca, okul müdür ve yardımcılarının görev süreleri de belirlenrek, "Kanun yürürlüğe girdiği tarihte 4 yıl ve üzeri sürelerle okul müdür ve yardımcısı olanların, bu görevlerinin 'hiçbir işleme gerek kalmaksızın' sona ereceği belirtiliyor.

Yasanın resmen yürürlüğe girmesi için, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayının ardından Resmi Gazete'de de yayınlanması gerekiyor.

HSYK YASASINDA DA OLMUŞTU

Kamuoyunda "HSYK yasası" olarak anılan yasada da benzer bir hüküm yer alıyordu. HSYK yasasın da, yasa yürürlüğe girdiği anda da Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ile, Adalet Akademisi'nde çok sayıda kişinin görevinin sonlanacağı hükmü bulunuyordu. Ancak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayladığı HSYK yasası da, Resmi Gazete'de yayınlanmadan önce yaklaşık 24 saat beklenmişti.

Muhalefet, bu geciktirmenin hem hükümetin görevi sonlananların yerine yapacağı atamaları planlamayı, hem de yasanın görevden alma hükümleri konusunda "yürütmeyi durdurma" olasılığını zorlaştırmayı amaçladığını savunmuştu.

Yorumlar
ÇOK OKUNANLAR