Başlıktaki soruya bakıp, “Tabiki MEB’in yayınladığı ‘2012 Alan
Değişikliği Kılavuzu’na göre cevabını verebilirsiniz. Cevabınız
yanlış da olmaz. Fakat benim sorumun cevabı bu değil. Resmi olarak
istatistikler yayınlanmasa da, yaklaşık 95 bin civarında öğretmenin
alan değişikliği için müracaat ettiği tahmin ediliyor. Bu 95 bin
öğretmenden 30 bin civarındaki öğretmenin alan değişikliği
müracaatının da kabul edildiği belirtiliyor.
Şöyle bir hafızamızı tazeleyelim. MEB’de 644 bin öğretmen görev
yapıyor. Görevdeki bu öğretmenlerden yaklaşık 200 bini sınıf
öğretmeni. Bu veriler ışığında birinci paragrafı yeniden
değerlendirdiğimizde hiç de göz ardı edemeyeceğimiz bir gerçekle
karşılaşıyoruz. Bu demektir ki iki sınıf öğretmeninden biri alan
değişikliği için müracaat etmiştir. Bir başka deyişle her iki
öğretmenden biri çalıştığı alandan memnun değildir.
Memnuniyetsizliklerini de alan değişikliğine müracaat ederek ifade
etmişlerdir.
Alanından memnun olmayan öğretmenlerin üçte birinin isteği
yerine getirilmiştir. Fakat geride çok daha büyük bir kitle; üçte
ikilik bir memnun olmayan kitle vardır. Şimdi burada duralım ve siz
değerli okuyucularımızla küçük bir senaryo yazalım.
Ülkenin genelinde önemli bir ticaret adamısınız ve önemli
bir markaya sahip bir işletmeniz var. Bir gün bağımsız bir kuruluşa
işletmenizin kurumsal memnuniyet anketini yaptırdınız. Anketler
sonucunda; çalışanlarınızdan her ikisinden birinin işinden memnun
olmadığı anlaşıldı. Bu işletmenin sahibi sizsiniz. Anket sonucuna
göre ne yaparsınız?
Neyse biz senaryo yazmayı senaristlere bırakalım ve başlıktaki
sorunun cevabını aramaya devam edelim. Branş değiştiren sınıf
öğretmenlerinin ortalama çalışma yılına baktığımızda yaklaşık 15
yıllık bir görev aritmetiğine ulaşıyoruz. Alan değiştiren
öğretmenlerin büyük kısmı okullarında başarılı sınıf öğretmenliği
yapan öğretmenler. Başarılı öğretmenlerin birdenbire karşılarına
çıkan alan değişikliğini kabul etmeleri öyle sıradan bir olay
değildir. Demek ki sınıf öğretmenleri alanları ile ilgili eğitim
kurumlarında bazı işlerin yolunda gitmediğini düşünüyorlar.
Düşüncelerinin sonunda da alan değiştirmeye karar
veriyorlar.
MEB’in personel daire başkanlığı bu konu üzerinde ciddi
araştırmalar yapmalıdır. Çünkü ülkemizin geleceği bu
öğretmenlerimizin yetiştireceği nesiller üzerine bina edilecektir.
Alanından memnun olmayan eğitimcilerden alınacak verim maalesef
minumum düzeyde olacaktır. MEB verimi artırmak için acil çözümler
üretmelidir.
Alan değiştiren öğretmenlerimize yeni alanlarında başarılar
diliyoruz. Fakat alan değişikliği konusunda problemlerin
bitmediğini, daha yeni başladığını düşünüyoruz. Bu konuya bir veya
birkaç yazı ile daha eğilmek gerektiği notunu düşerek yazımıza
şimdilik noktayı koyalım.
Not: Değerli eğitimci ve sendikacı
Erol Battal 28 Eylül 2012 Cuma günü ikindi
namazına müteakip Büyükçekmece Yeni Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Cenazeye Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu,
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, eğitim çalışanları
ve yakınları katıldı. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine ve
yakınlarına sabr-ı cemil niyaz ederim.