Yurtdışı borçlanmasıyla bağlanan aylık hangi hallerde kesilir?
Sosyal Güvenlik Uzmanımız Şevket Tezel önemli konulara değinmeye devam ediyor.
Yurtdışı borçlanması ülke içinde yaşayanlarda bulunmayan önemli bir hak. Öyle ki hiç sigortalılığı olmayan bir vatandaşımız yurtdışında çalışmış olduğu süreler varsa bu süreleri toptan veya kısmen borçlanıp ödeyerek hizmet süresi olarak saydırabiliyor, hatta sırf bu hizmetlerle Türkiye’den emekli de olabiliyor.
Bu emeklilik statüsü borçlanma başvurusu anındaki son sigortalılık haline göre belirlendiğinden SSK kapsamında da Bağ-Kur kapsamında da T.C.Emekli Sandığı kapsamında da olabiliyor.
Mamafih Yasa Koyucu yurtdışı borçlanması ile emekli olanlara diğer normal emekli olanlar için söz konusu olmayan bir takım şartlar da öngörmüş bulunuyor. Bugünkü yazımızda da bu konuya temas edeceğiz.
Yurtdışı Aylığı İçin Ne Gerekiyor?
- Borçlanılan sürelere göre malullük, yaşlılık veya emekli aylığı bağlanabilmesi için;
- Yurda kesin dönülmüş olması,
- Tahakkuk ettirilen borçtan sigortalılık başlangıcına göre aylık bağlanmasına yetecek en az süre/gün karşılığı kadar ödeme yapılmış olması,
- Mülga sosyal güvenlik kanunların/kanunlarının yürürlükteki veya 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylığa hak kazanılmış olması,
- SGK’ya tahsis talep beyannamesi ile yazılı müracaatta bulunulması gerekiyor.
Yurda Kesin Dönüş Ne Demek?
Yurda kesin dönüş tası tarağı toplayıp bulunulan ülkeyi terk etmek anlamına gelmiyor. Aylık tahsis isteminde bulunanlar için gerekli kesin dönüş şartından kastedilen yurtdışındaki çalışmaların sona ermiş olması, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği almıyor olmaları anlamına geliyor.
Sosyal sigorta ödeneği, iş hayatı müddetince karşılaşılan hastalık, iş kazası, meslek hastalığı veya işsizlik gibi tehlikeler sebebiyle iş göremezlik veya işsizlik gibi adlar altında yapılan ödenekleri kapsıyor.
Sosyal yardım ödeneği ibaresi ise bulunulan ülke mevzuatı kapsamında, maişetlerini temin edecek hiçbir gelirleri olmayan veya var olan gelirleriyle geçimlerini temin etmekte zorluk çeken kişilerin asgari geçim seviyesi ile sınırlı olmak üzere geçimlerinin sağlanması maksadıyla kamu kurum ve kuruluşları tarafından muhtaçlık durumuna ve süresine göre ödenen ikamet koşuluna bağlı nakdi yardımları, ifade ediyor.
Sosyal sigorta ödeneği de sosyal yardım ödeneği de ikamete dayalı özellikli olarak varlıkları halinde aylığa engel oluşturuyor. İkamet şartına bağlı olmayan sosyal yardımlar ise aylığa engel teşkil etmiyor.
Beyan ve Taahhüt
Yurtdışı hizmet borçlanması işlemleri tamamlandıktan sonra aylık alabilmek için hem diğer emekli adayları gibi “Tahsis Talep ve Beyan Taahhüt Belgesi“ ve hem de sadece yurtdışı borçlanması ile emekli olacaklara özgü olarak “3201 Sayılı Kanuna göre Aylık Talebinde Bulunanlara Mahsus Beyan ve Taahhüt Belgesinin” doldurulması gerekiyor.
Başvurular doğrudan yapılabileceği gibi posta yoluyla yapılması da mümkün bulunuyor.
Sadece yurtdışından başvuruda bulunacak olanlar için güncel tarihli hizmet belgesinin ibrazı isteniyor.
Tahsis talep tarihinden önceki bir ay içinde düzenlenen hizmet belgeleri, güncel tarihli belge olarak kabul edilmektedir.
Yurda kesin dönüş yaptıktan sonra aylık talebinde bulunanların ibraz edecekleri hizmet belgesinin ise güncel tarihli olmasında bir zorunluluk bulunmuyor.
Türk Vatandaşlığı
11.09.2014 tarihinden itibaren 3201 sayılı Kanundan faydalanmak suretiyle aylık bağlanması için yapılacak müracaat tarihi itibariyle Türk vatandaşı olma şartı aranmıyor. Aylık alma süresinde Türk Vatandaşı olma şartı zaten aranmıyordu.
Yurtdışı Borçlanmasıyla Aylık Bağlatanların Yurtdışına Çıkması
Borçlandıkları süreler dikkate alınarak malullük, yaşlılık ve emekli aylığı bağlananlardan altı aydan daha uzun süre yurtdışında bulunmuş olanlar, yurtdışında çalışıp çalışmadıklarını ve ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği alıp almadıklarını gösterir belgeleri, “3201 sayılı Kanuna Göre Aylık Alanlara Mahsus Yoklama Belgesi ” ile birlikte söz konusu altı aylık sürenin dolduğu tarihten sonra üç ay içinde SGK’ya vermek zorunda bulunuyorlar.
Yurtdışı Borçlanmasıyla Bağlanan Aylıkların Kesilmesi
“3201 sayılı Kanuna Göre Aylık Alanlara Mahsus Yoklama Belgesini" süresi içinde SGK’ya vermediği saptananların aylıkları, bildirim yapılmaksızın söz konusu belgenin intikaline kadar durduruluyor.
3201 sayılı Yasaya göre borçlandıkları sürelere sayalı olarak aylık bağlananların aylıkları, yurtdışında yabancı ülke mevzuatına tabi çalışmaya, ikamete dayalı bir sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneği almaya başladıkları tarihten itibaren kesilmesi gerekiyor.
Ancak, sosyal güvenlik sözleşmelerine göre kısmi ya da müstakil malullük veya yaşlılık aylığı bağlanmış olanlar hariç olmak üzere, sadece ülkemizdeki hizmetlere istinaden malûllük veya yaşlılık aylığı bağladıktan sonra sözleşmeli bir ülkede çalışanların aylıkların kesilmesi gerekmiyor.
Aylık talebi halinde yurt içinde olduğu gibi yurtdışında da işten çıkmak şart. Aylık başvuru tarihinde yurtdışında çalıştığı işten ayrılmadığı saptananların aylık taleplerinin reddedilmesi ve işten çıkma halinde işten çıkış tarihini müteakiben bağlanması gerekiyor
Aylığın Sonradan Kesilmesi
3201 sayılı Kanuna göre aylık almakta iken yurtdışında tekrar çalışmaya başladıklarının çalıştıkları sürede tespiti halinde, bu aylıklar, çalışmanın başladığı tarihi takip eden ödeme dönemi başından geçerli olmak üzere kesilmekte, çalışmanın sona ermesi şartıyla yapılacak olan yeni tahsis talebine göre, varsa aylıklarda meydana gelen artışlar da uygulanmak suretiyle çalışmanın sona erdiği tarihi izleyen ödeme dönemi başından geçerli olmak üzere yeniden ödenmeye başlanıyor. Yurtdışında çalışıldığının, çalışmanın sona erdiği tarihten sonra tespiti halinde ise kesilmeksizin aylıkların ödenmesine devam edilmekte, ancak çalışma süresince ödenen miktarlar yersiz ödeme olarak kaydediliyor.
Aylıkları tedbiren durdurulanların SGK’ya ibraz edecekleri belgelerden ya da SGK’ca yapılacak olan araştırma sonucunda, yurtdışında çalışmadıkları, ikamete dayalı bir sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneği almadıkları saptananların aylıkları, durdurulduğu tarihten geçerli olmak üzere ödenmesi gerekiyor.
Buna karşın durdurulan aylığın sahiplerinin çalıştıkları, ikamete dayalı bir sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneği aldıkları saptananmış ise de bu defa aylıkları kesilerek yersiz yapıldığı tespit edilen ödemeleri 5510 sayılı Kanunun 96 ncı maddesi hükümlerine göre geri alınıyor.