Sekiz yıl ikamet etmiş yabancılara sürekli çalışma izni var
Sosyal Güvenlik Uzmanımız Şevket Tezel yabancıların çalışmalarına ilişkin detayları köşesine taşıdı.
Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi
öngörülmedikçe ve 11/4/2014 tarihinden önce süresiz çalışma izni
verilmiş olan yabancıların hakları saklı kalmak kaydıyla; 6458
sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu uyarınca uzun dönem
ikamet iznine sahip olanlar veya Türkiye’de kesintisiz en az sekiz
yıl ikamet izni ile kalmış olan veya en az sekiz yıl kanuni
çalışması olan yabancılara, süresiz çalışma izni artık
verilebiliyor.
Yurtiçinden müracaat
Türkiye'de geçerli ikamet izni olan yabancılar veya bunların
işverenlerinin Çalışma Bakanlığıma müracaatlarını yurt içinden
yapabilmeleri de mümkün.
Ön izin
Mesleki hizmetler kapsamında çalışacak yabancılara akademik ve
mesleki yeterlilik ile ilgili işlemleri tamamlanıncaya kadar,
ilgili mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla bir yılı geçmemek
üzere ön izin verilebilmesi mümkün.
Yıllık izinler, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık
geçici iş göremezlik ödenekleri ile işsizlik sigortası ödeneği
alınan süreler, kanuni çalışma süresine dahil edilir.
Yabancının toplam altı ayı geçmemek şartıyla Türkiye dışında
bulunması çalışma süresini kesmez. Ancak Türkiye dışında geçirilen
zaman çalışma süresinden sayılmaz. Türkiye’de bulunmasına rağmen
ikamet tezkeresini altı aydan fazla süreyle temdit ettirmeyerek
ihmalde bulunan yabancının ikameti çalışma izinleri açısından
kesinti sayılır.
Çalışma İzni İkamet İzni Yerine Geçebiliyor
6458 sayılı Kanunla getirilen değişiklik sonucu 11/4/2014
tarihinden itibaren 4817 sayılı Kanuna göre verilen çalışma
izni aynı zamanda ikamet izni olarak da değerlendiriliyor ayrıca
ikamet iznini almak gerekmiyor. Tabii bu nedenle işverenlerin
de;
- Çalışma izin belgesindeki izin başlangıç tarihinden
itibaren 30 gün içinde,
- Çalışma izin belgesinin işverene gönderildiği tarih/tebliğ tarihi
ile çalışma izin tarihinin farklı olması halinde çalışma izin
belgesinin işverene gönderildiği tarihten/tebliğ tarihinden
itibaren 30 günlük süre içinde,
sigortalı işe giriş bildirgesi düzenleyerek SGK'ya vermeleri
halinde bildirge yasal sürede verilmiş sayılıyor.
Bakanlıkça çalışma izinlerinin uzatılması işlemleri yapılırken
yabancının sosyal güvenlik ile ilgili yükümlülüklerinin yerine
getirilip getirilmediği kontrol edildiğinden, izin belgesinde
kayıtlı prime esas kazanca göre sigortalıların çalışmalarını
noksansız olarak bildirmeleri hususunda işverenlerin, 4/1-b
(Bağ-Kur) sigortalılığı kapsamında bağımsız çalışanların ise
primlerini noksansız olarak süresinde ödemelerinde fayda
bulunuyor.
İşverenler tarafından 4817 sayılı Kanun gereğince çalışma izni
alınmadan çalıştırılarak SGK'ya bildirimi yapılan sigortalılar ile
kontrol ve denetim elemanlarınca çalışma izni olmadan
çalıştırıldığı tespit edilen yabancı uyruklu kişilerin SGK
tarafından tescil ediliyor. Daha sonra sigortalının geçici görevli
olarak gelip gelmediği ile çalışma izninden muaf olup olmadığı
hususu araştırılıyor.
Bir Soru Bir Cevap
Babam 19.09.1957 doğumlu ve şu an SSK’lı olarak çalışıyor.
20.04.1982 – 07.06.1993 tarihleri arasında 11 yıl 1 ay 17 gün
süreyle Bağ-Kur sigortalısıydı. Mart 1993 ayından itibaren 91 gün,
2014 yılında 156, 2015 yılında 94 gün ve halen SSK’lı bulunuyor.
Toplam 341 günü var. 01.05.2009 - 13.05.2010 ve
08.06.2012 - 08.01.2014 tarihleri arasında yurt dışında çalıştı.
Yurt dışı çalışmasını son yedi yıl hesabına göre borçlanma yapılıp
erken emekli olabilir mi? Babam en erken ne zaman emekli olur ve
emekli olması için ne yapılması gerekir? Mustafa ERİKLİ
Sayın Okurum,
Babanızın sigorta başlangıcına göre SSK’lılıktan emekliliği
bakımından 46 yaş ve 5 bin 75 güne tabi bulunuyor. Dolayısıyla yaş
ve 25 yıl sigortalılık süresi sorunu bulunmuyor. 2 yıl 7 ay 12
günlük yurtdışı çalışma süresini borçlanması ve 40 gün kadar
çalışması halinde SSK sigortalılığından emekli olabilir. Zira son
sigortalılığı SSK olduğu ve borçlanacağı 2009-2014 yılları son yedi
yıl sınırı içinde kaldığından borçlanma halinde son yedi yılda SSK
çoğunluğu 38 gün eksiği ile sağlanmış olacaktır. Mart 1993 ayında
başlayan 91 günlük SSK süresi aynı dönemde Bağ-Kur süresi ile
çakıştığı için geçersiz durumda bulunduğundan dolayı bu sürenin bir
etkisi olmayacak.