Milli Eğitim çalışanlarında ek ders huzursuzluğu
Eğitim çalışanları, dışarıdan bakıldığı zaman aynı şartlara ve yönetmeliklere tabii gibi gözükmektedir. Fakat genel müdürlüklerinin farklı uygulamaları, öğretmenler arasında farklı ücretlerin oluşmasına zemin hazırlamaktadır.
Eşit işe eşit ücret anlayışı bir standartın talep edilmesinden başka bir şey değildir. İlk olarak ifade edilmeye başlandığı zaman özellikle öğretmenlerde ücretlerinde önemli bir artışın olacağı beklentisi oluşmuştu. Bu beklenti fazla uzun sürmedi ve hayal kırıklığı ile sonuçlandı.
Eşit işe eşit ücret, uzman ve üst seviyedeki memurların yüzünü güldürdü. Eğitim çalışanları, idareciler ve öğretmenleriyle başka bir baharda yeni ümitlerin peşinden koşmak üzere hayaller kurmaya başladılar çaresiz.
EĞİTİM ÇALIŞANLARI ARASINDA FARK VARDIR
İlkokul öğretmenleri maaş karşılığı on sekiz saat derse girerken lise öğretmenleri maaş karşılığı haftalık on beş saat derse girmektedir. Haftalık üç saatlik fark, ayda on iki saat ediyor ki bu da sınıf öğretmenlerinin bir ayda yaklaşık yüz otuz TL kaybetmeleri anlamına gelmektedir.
Yine okul öncesi eğitimde ve ilköğretim kurumlarında görev yapan müdür yardımcılarının nöbet ücreti alamayacağı ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı yazısı, yeni uygulama farklılıklarının oluşmasına sebep olacaktır. Ortaöğretim kurumlarında nöbet tutan müdür yardımcılarına haftada iki saat ek ders ücreti verilmektedir. Aynı kadroda olan ve aynı görevi yapan müdür yardımcıları arasındaki bu farklı uygulama, çalışma barışını bozabilecek bir özellik barındırmaktadır. Aynı bakanlığın, aynı il müdürlüğünün elemanı olan eğitim çalışanları farklı değerlendirmelerden dolayı mağdur olmaktadır.
Acaba başka bakanlıklarda bu tür uygulamalar var mıdır? Farklılıkların ortaya çıkması halinde avantajlı durum kabul edilmez mi? İlköğretim okullarında görev yapan müdür yardımcıları sabah altı otuzdan akşam beş altılara kadar okulu açık tutmakta ve nöbet görevini fazlasıyla yapmaktadır. İlköğretim okullarının genelinde ikili öğretim yapılmaktadır. İlköğretim okulları riskli durumların daha fazla ortaya çıktığı bir okul grubudur. Genel müdürlüklerin ayrı olması yapılan uygulamaların bu denli farklı olmasının tek başına sebebi olabilir mi bilinmez.
SENDİKALAR NÖBET ÜCRETİ ÜZERİNDE DURUYOR
Öğretmenlerin tuttuğu nöbete ücret verilmesi sendikaların üzerinde önemle durduğu bir konuydu. Toplu sözleşme görüşmelerinden nöbete ücret verilmesi kararı çıkınca eğitim çalışanlarında büyük bir memnuniyet ortaya çıktı. Fakat okul müdürlerine nöbet ücretinin verilmemesi yeni bir kırgın grubun ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. Yardımcısı nöbet ücreti alırken müdür tüm sorumluluğu taşımasına rağmen bu haktan yararlanamamaktadır.
Acaba Milli Eğitim Bakanlığını yöneten bürokratlar bu gibi potansiyel sıkıntılı konuları daha düzenleme aşamasında göremiyorlar mı? Bir lise ile bir ilköğretim okulunda görev yapan müdür yardımcısının hangi özelliği onların farklı hak ya da mağduriyetlerle karşılaşmalarına sebep olmaktadır?
Hafta sonu yetiştirme kurslarında sınıf öğretmenlerinin kurs açamamalı da yine sınıf öğretmenlerinin sıkça dile getirdikleri bir durumdur. Halk eğitim müdürlüklerindeki ya da kendi okullarındaki kurslarda görev almak isteyen öğretmenlerin bu talepleri de eğitim çalışanları arasındaki farklılığın bir göstergesi olarak gündemdeki yerini korumaktadır.
MESLEK LİSELERİNDE DURUM FARKLI!
Meslek liseleri arasında farklı bir uygulama yıllardır sessiz ama derinden serzenişlere sebep olmaktadır. Meslek liselerinde meslek öğretmenlerinin haftalık maaş karşılığı girmek zorunda oldukları ders saati ve aldıkları ek ders ücretleri branş öğretmenlerine göre daha avantajlı bir durum ortaya çıkarmaktadır. Fakat imam hatip liselerinde görev yapan meslek dersleri öğretmenlerinin diğer meslek öğretmenleri ile aynı haklara sahip olması bir türlü gündeme alınamadı. Yapılan iş eşit fakat alınan ücretler eşit değil. Sağlık meslek liselerinde, mesleki ve teknik Anadolu Liselerinde meslek öğretmeniyseniz alacağınız ek ders ücreti hemen hemen yarım maaşı bulmaktadır. İmam hatip okulları meslek dersleri öğretmeni aynı haklara sahip olmayı beklemektedir.
USTA ÖĞRETİCİLER EK DERS ÜCRETİ ALACAK MI?
Güncel olan bir konu da 2016 Şubat’ında atanan otuz bin yeni öğretmene danışmanlık yapacak usta öğreticilerin acaba yapacakları danışmanlık karşılığı bir ek ders ücreti alıp almayacağı hususudur. Bu konuda bir çalışmanın olması faydalı olacaktır. Zira genç bir öğretmenin yetiştirilmesi sorumluluğunu verdiğiniz bir usta öğretmene bir teşvik de düşünülmelidir.
Kısacası Milli Eğitim Bakanlığı, okul öncesi, ilköğretim, ortaöğretim, mesleki ve teknik liseler, idareciler arasındaki farklı uygulamalar konusunda bir çalışma yaparak tüm bu farklılıkları standarda bağlamalıdır. Aksi takdirde öğretmen odalarında ve farklı okul türlerinde sen şunu aldın ben alamadım tartışmaları sürüp gidecektir.
Bu yazının tüm hakları Memurhaber.com'e aittir. "www." biçiminde aktif bağlantı kurulabilir, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir. Açık kaynak göstermeden yapılan alıntılar için yasal takip yapılacaktır.