Artık her okul kendi sınavını yapacak!
Milli Eğitim Bakanlığı, 2013 yılında son kez uygulanacak SBS’nin ardından hayata geçirilecek yeni liselere yerleştirme sistemi çalışmalarını taslak olarak tamamladı.
SBS kalkıyor, YGS değişiyor ama sınav bitmiyor. Özel
okullar ile üniversiteler kendi sınavlarıyla öğrenci alacak. Her
okula ayrı sınav yolda
Vatan gazetesinden Kınavç El'in haberine göre Milli Eğitim
Bakanlığı, 2013 yılında son kez uygulanacak SBS’nin ardından hayata
geçirilecek yeni liselere yerleştirme sistemi çalışmalarını taslak
olarak tamamladı.
Galatasaray ve Kabataş gibi yoğun ilgi gören liseler öğrencileri
kendi sınavıyla alacak. Öğrencinin her faaliyeti nota dönüşecek.
Uygulama bu yıl başlıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı, 2013 yılında son kez uygulanacak SBS’nin
ardından hayata geçirilecek yeni liselere yerleştirme sistemi
çalışmalarını taslak olarak tamamladı. SBS’nin ardından
yerleştirmelerde öğrencilerin ortaokullardaki ders notları ve ders
dışında katıldıkları etkinlikler, yarışmalar liseye yerleştirmede
etkili olacak. Bakanlık öğrencilerin çok talepte bulunduğu
Galatasaray, Kabataş, İstanbul Erkek, Kadıköy Anadolu gibi “elit”
liselerin de bir listesini belirleyecek. Bu liselere talep yüksek
olduğu için, kendi sınavlarını yapacaklar. Milli Eğitim Bakanı Nabi
Avcı, üniversitelerin kendi öğrencilerini seçmesine yönelik
sistemin kurulacağını da açıkladı. Sistemde özel okullar tamamen
bağımsız olacak. Bu okullar kendi yapacakları sınavla öğrencilerini
seçecek. Meslek liselerin de ise sınav kalkacak, ikametgaha göre
öğrenci alacak. Meslek liselerinden de çok tercih edilen ve talep
gören okul olursa sınav yapılması kararı alınabilecek.
35 ÜNİVERSİTE İÇİN ÖZEL SINAV YÖNTEMİ
Bakan Bakan Nabi Avcı, üniversiteye giriş sisteminin
değiştirileceği mesajını da verdi. Üniversiteye girişte de
uygulanacak ve 4 yıllık bir sürenin ardından hayata geçirilmesi
düşünülen sistem de şöyle:
- Üniversite giriş sınavları YÖK taslağının içine alınacak.
- Genel sınav yapılıp yapılmayacağı henüz netlik kazanmadı.
- YGS - LYS’lerde de, bazı üniversiteler kendi sınavlarını
yapabilecek. YGS - LYS’lerde de, üniversiteler kendi sınavlarını
yaparken de sadece bazı ders ve alanlara değil, lisedeki ders dışı
beceri ve başarılara da bakılacak.
- YÖK taslağına üniversitelerin kendi öğrencisini seçmesine ilişkin
bazı kriterler konulacak. Üniversitenin “öğrenci sayısı”, “öğretim
üyesi sayısı”, “bilimsel yayın sayısı” gibi unsurlara bakılarak
üniversitelerin kendi öğrencilerini seçmelerine ilişkin bir sistem
hayata geçirilecek. Uygulamanın ilk etabında bu şartlara uyan ODTÜ,
Boğaziçi, Hacettepe, İTÜ gibi 30-35 üniversiteye bu hak verileceği
zamanla ve kademeli olarak bu hak yaygınlaştırılacak.
Yarışmalar bile etkili olacak
- 4+4+4 sisteminin 2. aşaması olan ortaokul bölümünde öğrencilerin
tüm ders notları elektronik sisteme işlenecek.
- Öğrencilerin katıldığı münazara, yarışmalar, resmi etkinlikler,
okuldaki sosyal çalışmalardaki rolünün de yer aldığı ders dışı
işlemler de sisteme işlenecek.
- Bu iki notun oluşturduğu 8. sınıfta verilecek ‘değerlendirme
puanı’ elde edilecek.
- Öğrenci aldığı bu puan ile sadece ikametgahına yakın bir anadolu
lisesine gidebilecek.
- Öğrenciler 8. sınıf sonunda istedikleri liselere “ön kayıt”
yaptıracak. Bu ön kayıtlara göre talep alınacak. Talebin yüksek
olması halinde sınav konulmamış liseye sınav kararı
alınabilecek.
- Bakanlık bazı liseleri özel olarak belirleyecek. “Ekstra” ya da
“elit” olarak bakanlıkta adlandırılan bu liseler alınacak kararla
yapılacak sınav sonucuna göre öğrenci alacak. Bu liseler arasında
Galatasaray, Kabataş, İstanbul Erkek, Kadıköy Anadolu, Ankara
Atatürk Anadolu gibi liseler olacak. (İstanbul’da bu liselerin
sayısının 20’yi geçmeyeceği konuşuluyor. MEB yetkilileri, “Birçok
liseye çok talep olmayacaktır. Bölgesindeki kadar talep olacaktır.
Başka bölgede yine kendi bölgesindeki kalitesinde okula öğrenci
gitmek istemeyecektir” görüşünü savunuyor).
- Bu liseler MEB’ten destek alarak sınav hazırlayacak. Öğrenci
istediği kadar lisenin sınavına girebilecek.
- Eğer sınavsız öğrenci alan bir liseye yine beklenenden fazla
talep olursa, öncelik ikametgah bölgesindekilere verilecek. Talep
karşılanmadığı takdirde dışarıdan gelen öğrencilere sınav
uygulanabilecek.
- Sınavların yürütme sorumluluğu il ve ilçe milli eğitim
müdürlüklerinde olacak.
"AMERİKA'DA İŞLER AMA BİZDE OLMAZ"
- Cem Gülan-Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı: Milli Eğitim
Bakanı, benzeri ABD’de bazı liselerde uygulanan liselere giriş
yönteminin Türkiye’de uygulanacağını aktarıyor. Ancak bu yöntem
Türkiye’de olmaz. SBS kalktıktan sonra devlet liselerinin de
öğretmen kanaati, özel yetenek gibi kriterler ile öğrenci aldığı
bir sistem bu. ABD’de bunu kimse yadırgamaz. Ama burası Türkiye,
burada Şanlıurfa’da yaşayan bir çocuğun sanat veya spor ile
uğraşmasını veya İngilizce, Fransızca bilmesini nasıl
isteyebiliriz. Bakan beyin bahsettiği sistem gelirse, bir öğrenci
en seçkin olan en az 20 lisenin sınavına girer. İyi de bu nasıl
olur? İstanbul Lisesi, Kabataş Lisesi ve Galatasaray Lisesi için,
yani çok fazla talep olan bu liseler için ayrı sınav yapıldığı
zaman her birine en az 100 bin öğrenci başvurur. Biz, Bakan beyden
randevu talep ettik. En kısa zamanda görüşüp çekincelerimizi
anlatacağız. “
"KALİTELİ OKULUN SAYISI DÜŞER"
- Sadık Gültekin-VATAN Eğitim Yazarı: “Eğitim-öğretimin amacı
liseleri üst seviyeye çıkartmaktır. Ama Milli Eğitim’in yaptığı şu,
üst düzeydeki okulları diğerlerinin seviyesine indirgemek. Sınavlar
kaldırıldığı zaman bu okullara öğrencileri neye göre alacaksınız?
Bu durumda adrese dayalı kayıt sistemi ile de öğrenci alınacak.
Seviye düşecek.”
"HER LİSE AYNI SEVİYEDE OLMALI"
- Turgay Polat-Eğitim Uzmanı: “Galatasaray Lisesi ve İstanbul Erkek
Lisesi’ne özel sınav yapma hakkı verilmesi biraz zorlama gibi
duruyor. Türkiye’deki liseler arasında önemli seviye farklılıkları
var, özel sınav hakkı verilen liseler üst seviye ve en çok tercih
edilen liseler. Bütün liseler aynı seviyeye çekilmediği sürece iyi
liselere böyle özel sınav hakları verilmeye devam edilir, mantıksız
olur. “
"YANLIŞ BİR ADIM BUGÜNÜ ARATIR"
- Ünsal Yıldız-Eğitim-Sen Genel Başkanı: “Bu konuda Ömer Dinçer
döneminden beri altyapı hazırlanmaya başlandı. Hatta o dönemde de
basında ‘mahalle mektepleri’ şeklinde konuşuldu. Maalesef
çocukların yaşamında önemli yer tutan sistemlerle ilgili kararlar
akademik çevrelerden uzakta bilimsellikten uzakta ve gizlilik
içerisinde yapılıyor. Sınavın kalkması iyi birşey olabilir . Ancak
atılan yanlış bir adım şuan ki sistemi bile aratır.”