Taşerona kadroda asıl iş ve yardımcı iş nedir?
Taşeron işçilere kadroda son durum ne? Taşeronun merakla beklediği yasal düzenleme ile kadroya alınması hususunda hangi iş asıl iş hangi iş yardımcı iş? İşte taşeron işçinin merakla beklediği kadro konusunda son gelişmeler...
Devlette çalışan yaklaşık 700 bin taşeron
işçinin heyecanla beklediği kadro tartışmalarında sona
doğru geliniyor. Maliye Bakanlığı yakında çıkaracağı yasal
düzenlemeyle hangi taşeron çalışanlarının kadroya alınacağını
hangilerinin alınamayacağını belirleyecek. Peki kadroya alınacak
taşeron işçiler için hangi işler asıl iş hangi işler yardımcı iş?
İşte cevabı...
Milliyet'ten Cem Kılıç, köşesinde Maliye Bakanlığı tarafından
taşerona kadro tarihi için 21 Mart'ı işaret ettiğini ve bu
tarihte 'asıl iş' ve 'yardımcı iş' hususunda bu ayrımın
netleşeceğini vurguladığına yer verdi. Kılıç yazısında 'Peki,
taşeron çalışanların kadroya geçişi nasıl olacak?' sorusuna ise
şöyle cevap verdi:
ASIL İŞ NEDİR? YARDIMI İŞ NEDİR?
Devlette çalışan taşeron işçilerin kadroya alınmasıyla ilgili ilk
gelişme 2014 yılının Eylül ayında yapılan düzenlemeyle oldu. O
tarihte çıkarılan kanunla kamuda çalışan taşeron işçilerin asıl iş
yardımcı iş ayrımına dayanarak kadroya geçirilmeleri bir takım
esaslara bağlandı. Bu konuda yetki Bakanlar Kurulu’na tanındı.
Ancak bir türlü kanunun öngördüğü asıl iş yardımcı iş ayrımı
yapılamadı. Bu konuda yetkili olan Bakanlar Kurulu’ndan da bir
karar çıkmadı. Hangi işlerin asıl iş kapsamında olduğu hangi
işlerin yardımcı iş olduğu düzenleme yapılamadığı için kafaları
karıştırdı. Asıl işler tespit edilemediği için hangi taşeron
çalışanlarının kadroya geçeceği de netlik kazanmadı.
İŞTE 'ASIL İŞ'İN TANIMI
Bir işyerinde hangi işin asıl iş hangi işin yardımcı iş olacağı,
İş Kanununda hangi işler alt işverene verilebilir düzenlemesiyle
netlik kazanır. Kanuna göre; alt işverene verilen iş, işyerinde mal
veya hizmet üretiminin yardımcı işlerinden olmalıdır. Asıl işin
bölünerek alt işverene verilmesi durumunda ise, verilen iş
işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık
gerektiren bir iş olmalıdır.
Buna göre asıl iş;
a) işletmenin ve işin gereği,
b) teknolojik sebeplerle uzmanlık gerektirmesi, şartlarının
birlikte gerçekleşmesi hâlinde bölünerek alt işverene
verilebilir.
Bu tanımlamadan yola çıkarsak, yardımcı işler asıl işe yardımcı
olan işler veya teknolojik uzmanlık gerektirecek işler
olmalıdır.
Aslında bu tanımlama günümüz koşullarında çok gri alanlar
yaratmaktadır. Özel sektör işyerlerinde olduğu gibi kamu
işyerlerinde de gri alanlar içerisinde çok sayıda iş ve faaliyet
alanı bulunmaktadır.
Örneğin günümüzde genellikle bir bina yapılırken böyle olmaktadır,
dış sıva yapımı veya boya alt işverene yani taşerona verilmektedir.
Oysaki o işyerine bir iş müfettişi geldiğinde yapılan bu işleri
yardımcı iş görmemekte ve taşeron çalışanlarının işe başladıkları
tarihten itibaren asıl işverenin yani müteahhidin çalışanı
olduklarına karar vermektedir. Bu tespit neticesinde asıl işveren
hem idari para cezası ödediği gibi hem de taşeron işçisinin ücret
dahil bütün haklarından sorumlu olmaktadır.
Maliye Bakanlığı’nın 21 Mart tarihini işaret ettiği düzenleme
kamuda yapılan işler bakımından genel olarak hangi işlerin asıl iş
hangilerinin yardımcı iş olacağına dair önemli ipuçları verecektir.
Ne var ki bu konuda ne getirilirse getirilsin kargaşa yaşanacağı
kesin. Örneğin genel olarak güvenlik hizmeti bir işyerinde yardımcı
iş olarak değerlendirilirken, diğer bir kamu kurumunda asıl iş
olabilir. Yani bir kamu bankasının korunması işi yardımcı işken,
Savunma Bakanlığı’na bağlı bir işyerinde asıl iş olabilir. Bu
nedenle kanunun öngördüğü ayrım işyerlerinin özelliklerine göre
değerlendirilmelidir.
Bazı kamu işyerlerinde ise asıl iş yardımcı iş ayrımı çok net
gözlemlenebilir. Bize ulaşan e postalardan da görüyoruz ki,
hastanelerde MR çeken teknisyenler, tıbbi sekreterler asıl işi
yaparken taşeron kadrosundalar, belediyelerde itfaiye eri, zabıta,
otobüs şoförü elbette asıl işlerini yapıyorken taşeron işçisi
durumundalar. Bu örnekler çoğaltılabilir. Ancak bu noktada
yapılması gereken işte bu yanlış kadro yapısının düzeltilmesidir.
Maliye Bakanlığı 21 Mart’ta işaret ettiği düzenlemeyle umarız bu
yanlışları düzeltir.
HERKESE KADRO VERİLECEK Mİ?
Kamuya ait işyerlerinde 700 Bin civarında taşeron işçisi olduğu
biliniyor. Yapılacak düzenlemeyle bu rakamın yaklaşık beşte biri
kadar olan bölümü yani 100 Bin ile 150 Bin kişi arasında olanının
asıl işleri yapmaları nedeniyle kadroya geçecekleri söyleniyor. Bu
noktada düşündürücü olan geriye kalanların nasıl
değerlendirilecekleridir. Her şeyden önemlisi bu durumun kamuda bir
karmaşaya neden olup olmayacağıdır.
Aslında radikal bir adım atılarak kamuda çalışan taşeron
çalışanların tamamının kadroya geçirilmesi de düşünülebilir. Böyle
bir uygulamanın çok maliyetli olacağını düşünenlere de şu sorular
sorulabilir: Bu çalışanlara ihtiyaç varsa neden bu çalışanlar
devletin çalışanı olmuyor? Taşeron işverene bu çalışanların ücreti
ödenmiyor mu? Çıkarılan kanuna göre devlet çalışanın kıdeminden,
yıllık ücretli izin hakkından vb. sorumlu değil mi?
İşte bu soruların cevabını bildiğimiz için asıl iş yardımcı iş
ayrımına bakmadan kadro meselesini düşünmekte fayda var…