Mesai saatlerinde ek iş yapılabilir mi?
İZMİR'de özel bir şirkette boya teknikeri olarak çalışan bir vatandaş mesai saati içinde başka bir iş yaptı. Bu durumu tespit eden patronu, "müşteri çalabileceği endişesiyle" A.B'nin iş akdini feshetti.
'Mesai saatlerinde içinde ek iş yapılabilir mi?' sorusuna Yargıtay açıklık getirdi. Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, bir çalışanın mesai saatleri dışında başka bir yerde çalışmasının, işten çıkarılması için haklı neden olamayacağına hükmetti.
İzmir'de özel bir şirkette boya teknikeri olarak çalışan A.B, yeni iş yeri açan bir arkadaşına mesai sonrası yardım etmeye başladı. Bu durumu tespit eden patronu, "müşteri çalabileceği endişesiyle" A.B'nin iş akdini feshetti. İşveren, A.B'ye ödenen kıdem ve ihbar tazminatının geri alınması istemiyle dava açtı.
İŞÇİYE ÖDENEN TAZMİNAT GERİ ALINDI
İzmir 10. İş Mahkemesi, davayı kabul ederek, işçiye ödenen
tazminatların geri alınmasına hükmetti. Kararın temyiz
edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, İzmir
10. İş Mahkemesinin kararını bozdu.
İŞ SÖZLEŞMESİNİ HAKLI FESHEDEBİLİR
Kararda, iş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz
ve davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip
feshedilmediği konusunun öncelikle araştırılması gerektiği
belirtildi.
İş Kanunu'nun 25. maddesinde ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan
hallerin sayıldığı anlatılan kararda, bu durumların varlığı halinde
işverene iş sözleşmesini haklı feshetme imkanı tanındığı
kaydedildi.
"İşverenin güvenini kötüye kullanmak", "hırsızlık yapmak", "meslek
sırlarını ortaya atmak" gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi
davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği vurgulanan
kararda, yasadaki hallerin sınırlı sayıda olmadığı, genel olarak
işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışların
işverene fesih imkanı tanıdığı ifade edildi.
İŞ SÖZLEŞMESİNDE BÖYLE BİR HÜKÜM YOK
İşverenin bu ödemenin hatayla yapıldığı, davacının kıdem ve
ihbar tazminatını hak etmediği gerekçesiyle ödenen paranın
kendisine iadesini istediği belirtilen kararda, şöyle denildi:
"Davalının mesai sonrasında başka bir iş yerinde çalışmasını
yasaklayan bir hüküm, iş sözleşmesinde ya da hukuk sistemimizde
bulunmamaktadır. İşverence işçinin mesai sonrası yaptığı iş
nedeniyle zarara uğradığı veya iş yerinde düzenin bozulduğu,
işçinin performansının düştüğü hususları iddia ve ispat
edilmemiştir. Sadece iş yerinden müşteri çalacağı endişesiyle iş
akdinin sona erdirildiği beyan edilmiştir. Bu durum karşısında
davacının davranışının iş yasasının 25/2. maddesinde düzenlenen
'ahlak ve doğrulukla bağdaşmayan davranış' olarak yorumlanması
mümkün değildir. Davalı işçinin iş akdinin haklı nedenle
feshedildiği ispatlanamadığına göre, davacı işverenin açtığı
istirdat davasının reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi
hatalı olup, bu durum bozmayı gerektirmiştir."