TÜGİAD Başkanı: Ekonomik durumdan KOBİ'ler zarar görüyor
TÜRKİYE Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, ülkedeki ekonomik durumdan, Anadolu’nun kılcal damarları olan Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler'in (KOBİ) zarar gördüğünü söyledi.
TÜRKİYE Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, ülkedeki ekonomik durumdan, Anadolu’nun kılcal damarları olan Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler'in (KOBİ) zarar gördüğünü söyledi. Yücelen ayrıca, betondan, çimentodan oluşan bir ekonomiden ziyade,yüksek teknoloji ve katma değer üreten firmaların menfaatine karar almanın önemli olduğunu; Türkiye gibi bir pazarın sadece para politikalarına yönelik önlemlerle geleceğe taşınmayacağı dile getirdi.
TÜGİAD Başkanı Ali Yücelen, geçtiğimiz günlerde açıklanan ekim ayı enflasyon raporuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. ÜFE ile TÜFE arasındaki farkın açıldığına dikkat çeken Yücelen, “Bu fark aslında bize bundan sonrası için önlem almamızın gerektiğini çok açık ortaya koyuyor. Son 6 yıldır ÜFE ilk defa bu kadar yüksek. Dolayısıyla, bununla ilgili mutlaka bir şeylerin yapılması gerekiyor. Maliyet anlamında piyasada baskı yaratan unsurları iyi bulmamız ve gözlememiz gerekiyor" dedi.
"BÜYÜKLER PİYASAYI DOMİNE EDİYOR, FİYATI KONTROL
EDİYOR"
Piyasayı birkaç firmanın domine ettiğini ve
fiyatı da çok rahat şekilde kontrol ettiğine vurgu yapan Ali
Yücelen, “Anadolu’da birçok ilimizde KOBİ’lerimiz, bu firmaların
bayiliğiyle veya bu firmaların dağıtıcılığıyla geçimini sağlıyor.
Bu firmalar, piyasadaki fiyat artışları maliyetlerine
yansıtamıyorlarsa, onların kar marjlarını kısarak, yine kendi kar
marjlarını koruyabiliyorlar. Bu açıdan da ilgili kurumların,
bunlara mutlaka dikkat etmesi gerekiyor” diye konuştu.
“DÖVİZİ BAHANE EDİYORLAR”
Piyasanın önde
gelen firmalarının döviz artışını fırsat bilerek ve kendi
aralarında da anlaşarak fiyatı arttırdığına dikkat çeken Yücelen,
“Döviz kurları gerilediğinde bu fiyatları geriye çekmiyorlar veya
yavaş çekiyorlar. Yapışkan diyebileceğimiz bir fiyat türü var
bunlarda. Böylece bunlardan çok yüksek karlar elde ediyorlar ve bu
karlar kendilerine kalıyor. Dolayısıyla bu anlamda da özellikle
döviz kurundan etkilenmesi çok mümkün görünmeyen sektörlerle
başlayarak; diğerlerinde de hem tüketicinin hem de Anadolu’da
refahın her yere ulaştırılmasında, gelir dağılımının daha adil
olmasını ve KOBİ’lerimizin, kılcal damarlarımızın korunması
anlamında, bunlara çok dikkat çekilmesi gerekiyor” ifadelerini
kullandı.
"KÖTÜ DURUMDAKİ FİRMALARI BANKALARIN ELİNE
BIRAKMAMALIYIZ"
Milli değerlerimiz olan, ihracat,
imalat yapan şirketlerin, kolay kolay ‘Batarlarsa batsınlar’ deyip
kenara atılamayacağını vurgulayan Yücelen, her türlü kötü duruma
düşen firmanın bankaların eline, onların insafına bırakılmaması
gerektiğini, bunun yapılması durumunda milli değerimizi, birikmiş
servetimizi de başkalarının insafına bırakmış olacağımızı dile
getirdi.
"KAFAMIZDAKİ KABUKLARI KIRAMIYORUZ"
Geleceğe
yönelik ekonomik yatırımlar hakkında da konuşan TÜGİAD Başkanı Ali
Yücelen, “Betondan, çimentodan kaynaklanan bir ekonomi mi yoksa
teknolojiden beslenen, katma değeri yüksek, ileri teknoloji
ürünlerden beslenen bir ekonomi mi’ sorusunu çocuğa bile sorsanız,
size ‘Bina yaparak ileri gidersiniz’ demez. Ama biz hala nedense
önlemlerimizi alırken, geleceğe yönelirken, bir türlü o kafamızdaki
kabukları kırıp, girişimcilerimizin, start-uplarımızın, ileri
teknoloji üretebilecek olan firmalarımızın menfaatine kararlar
almak konusunda çok cesur olamıyoruz” dedi.
"TÜRKİYE, SADECE PARA POLİTİKALARINA YÖNELİK ÖNLEMLERLE
GELECEĞE TAŞINMAZ"
Önümüzde zor bir sürecin bizi
beklediğine dikkat çeken Yücelen, “Üretici fiyatlarındaki
yükselişin, maliyetlerdeki yükselişin eğer önü alınamazsa; her ne
kadar Ekim ayında küçük de olsa bir düşüş olsa da üzerimize
kaçınılmaz bir yük olacağını ifade edebiliriz. Bir yandan da
yumuşayan döviz kurlarının, fiyatları geri çekeceği konusunda da
olumlu beklentimizi ifade etmek gerekir. Türkiye gibi büyük bir
pazar, geri planında hitap ettiği pazarları da çok büyük olan bir
pazar, potansiyeli çok yüksek olan bir pazar, sadece iç piyasaya
yönelik, sadece para politikalarına yönelik önlemlerle geleceğe
taşınmaz” şeklinde konuştu.