Sosyal yardım için başvurunca çocuğu olduğunu öğrendi
ADANA'da doğal yollarla çocuk sahibi olamayan Ayça (41) ve Atakan Çatal (42) çiftinin 2 yıl önce evlat edindikten sonra 'Mustafa Kemal' ismini verdikleri çocuklarının biyolojik babası Aziz Ö'nün, boşandığı eşinin hamile olduğunu bilmediği, yardım talebi için başvurduğu kurumda bebeğinden haberdar olduğu ortaya çıktı.
Resmiyette 'Umut' ismini alan bebeği için 2019 yılından bu yana
hukuk mücadelesi verdiğini anlatan Aziz Ö., "Umut'un 2 kardeşi daha
var. Diyarbakır'daki evimde kardeşleriyle beraber yaşıyorum"
dedi.
Adana’da 2003 yılında evlenen Atakan ile Ayça Çatal çifti, 12
yıllık çocuk hasretinin ardından 2015 yılında Aile, Çalışma ve
Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne başvurarak evlat edinmek için
başvuru yaptı. 3 yıl sonra sıra gelen çifte, 15 Kasım 2018’de bir
çocukla ilgili bilgi geldi. Heyecanla Sevgi Evi’ne giden çift,
annesi tarafından kuruma verilen 45 günlük erkek bebekle tanıştı.
Aile, işlemlerin tamamlanmasının ardından minik bebeği evlat
edindi.
VELAYET DAVASI AÇMAYA HAZIRLANIRKEN, BİYOLOJİK BABA
ORTAYA ÇIKTI
Çatal çifti, Mustafa Kemal ismini verdikleri bebeği, yılların
getirdiği evlat özlemiyle sevgiyle büyütmeye başladı. Velayet
davası açmaya hazırlanan Çatal çifti, yasal süre olan bir yılın
tamamlanmasına birkaç gün kala 2019’un Kasım ayı başında, çocuğun
biyolojik babasının ortaya çıkmasıyla hüsrana uğradı. Mustafa
Kemal’in Diyarbakır’da yaşayan biyolojik babası Aziz Ö., oğlunu
geri almak için valiliğe başvurdu. Büyük şok yaşayan Ayça ve Atakan
Çatal çifti, ‘koruyucu aile’ statüsüne geçirildi. Çatal çifti, Aziz
Ö.’ye çocuklarından ayrılmak istemediklerini belirtti. Yasal
sürecin tamamlanmasının ardından çocuğun biyolojik babasına teslim
edileceğini öğrenen Çatal çifti, yetkililerden yardım
beklediklerini söyledi.
ONU GÖNLÜMÜZDE BÜYÜTTÜK'
Birlikte geçirdikleri 2.5 yılda Mustafa Kemal’e çok bağlandıklarını
belirten Atakan Çatal, “Evladımızın biyolojik babasıyla ilgili
Diyarbakır Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’nden istenen
raporda işsiz bir şekilde iki çocuğuna bakmaya çalıştığı ve bu
çocuğa da bakabileceğine dair bilgi verildi. Buna istinaden bizi
koruyucu aile bölümüne gönderdiler. Orada da baba itirazına devam
etti ve 5 aydır çocuğumuzu vermemek için mücadelemizi sürdürüyoruz.
Onun elimizden alınacak olması bize büyük korku yaşatıyor. Ben onun
biyolojik babası değilim, ama eşimle birlikte gönlümüzde büyüttük.
Tüm aile bireyleri de onu çok seviyor” diye konuştu.
Evlatlık edinmeye çalıştıkları çocuklarının biyolojik babasıyla bir kez görüştüklerini ve bunun da olumlu geçmediğini anlatan Atakan Çatal, "Biyolojik babaya, vatana ve millete hayırlı bir evlat yetiştirmek istediğimi ve 2.5 yıldır da bunun için çabaladığımızı söyledim. Bu süreci birlikte yürütmeyi, istediği zaman görebileceğini teklif ettim ama kabul etmedi. Karşılığında da bana ‘İsterseniz Diyarbakır’daki evimi Adana’ya taşıyayım’ teklifinde bulundu. Bu bana pek inandırıcı gelmedi” dedi.
KAYBETME KORKUSUNU HİSSEDİYORUM'
Ayça Çatal ise çocuğunun biyolojik babasıyla görüşme sağladığını,
eve geldiğinde psikolojisinin olumsuz etkilendiğini gördüğünü
belirterek, "Çocuğum eve geldiğinde sürekli ağlıyordu ve ‘Baba
demeyeceğim. Babayı istemiyorum’ şeklinde konuşuyordu. Geceleri
uyurken sayıklamaya başladı. Bir anne olarak bizi kaybetme korkusu
olduğunu hissediyorum. Cumhurbaşkanımızdan ve ilgili
bakanlarımızdan yardım bekliyorum. Ben bir anneyim ve onun 2.5
yıldır yanındayım. Ne olur bize yardım etsinler. Onu kaybetmek
istemiyorum. Eğer bu kapıdan çıkıp giderse, bir daha bu eve
gelebilir miyim, bilmiyorum” ifadelerini kullandı.
BİYOLOJİK BABA, SOSYAL YARDIM ALMAK İSTERKEN
ÖĞRENMİŞ
DHA muhabirinin ulaştığı Aziz Ö. ise resmiyette 'Umut' ismini alan
bebeği için 2019 yılından bu yana hukuk mücadelesi verdiğini
anlattı. Aziz Ö., "Eşimin hamile olduğunu bilmiyordum. Dinen hamile
bir kadını boşamak günah. Onu bilsem boşamazdım. İlk boşandığımda
bizler için ayıp olduğundan babamlar evimi elimden aldılar. 'Sen
boşandın o zaman bizden uzaklaş' dediler. Ben elimde kalan parayla
evimi aldım, kuruma yardım başvurusu yapmaya gidince öğrendim
çocuğumun olduğunu. Başvuruyu yapmasaydım öğrenemezdim. Tekrar
evlenmedim" dedi.
'İKİ KARDEŞİ DAHA VAR'
Umut bebeğin kendisinden önce doğan iki kardeşinin yanında
yaşadığını anlatan Aziz Ö., "Bu çocuğum kuruma verildiğinde, bana
teslim edilmesi gerektiği yönünde polis tutanakları da var. Umut'un
iki ağabeyi benimle beraber. Maddi durumumda sıkıntı yok. Sonuçta
bakamayacak olsam bile sosyal bir devletimiz var. Kimse bana
'fakirsin-zenginsin' dememeli. İşsiz güçsüz olduğum yönünde
söylenenler oldu. Benim Diyarbakır'da tavuk çiftliğim var. Kuluçka
makinesine yumurta atıyorum, onun çıkacağı zaman gidiyorum.
Gitmesem 4-5 bin tane civciv var. En az 60-70 bin liralık zarara
uğrarım. Onun için gidiyorum, 2 ay kaldıktan sonra geri geliyorum.
Açtığım bütün mahkemeleri kazandım, çocuğumu almak istiyorum" diye
konuştu.