Emniyette büyük tasfiye hükümet harekete geçti!
Milliyet gazetesi yazarı Tolga Şardan, hükümetin emniyet teşkilatına 'karşı operasyon' için harekete geçtiğini yazdı.
Yılbaşından önce "kadro fazlalılığı" gerekçesiyle üst düzey müdürler emekliye sevk edilecek. Muhalefete göre ise yapılmak istenen 'tasfiye.'
Emniyet teşkilatında yapılması planlanan değişikliklerin detaylarını Milliyet gazetesi yazarı Tolga Şardan bugünkü köşesinde yazdı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın emniyet teşkilatına yönelik açıklamalarını da köşesine taşıyan Şardan'ın yazısı şöyle:
"...
Önce Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç son Bakanlar Kurulu
toplantısının ardından soruları yanıtlarken, emniyet teşkilatında
yapılacak düzenlemelerle ilgili değerlendirmesinde, "emniyet
teşkilatındaki şemanın bozuk olduğunun ve düzelmesi gerektiğine"
dikkati çekti.
Ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Avustralya gezisine çıkmadan
hemen önce yaptığı basın toplantısında, yasal düzenlemelerin
TBMM'ye gönderilme aşamasına geldiğini açıkladı.
YILBAŞINDAN ÖNCE
Böylelikle, yılbaşından önce 300 bine yaklaşan polisi barındıran Türk Emniyet Teşkilatı yeni bir teşkilat şemasına kavuşarak, yeni bir görünümle 2015'e adım atacak. Düzenlemenin en önemli aşaması "kadro fazlalığı nedeniyle kendisine yer bulamayan emniyet müdürlerinin emekli edilmesi" olacak.
Hükümet sözcüsü Arınç'ın, emniyette 2 bine yakın 1. sınıf
emniyet müdürünün bulunduğunu ve bin 500 kadar fazlalık olduğunu
belirtmesiyle birlikte emniyet kulisleri de kaynamaya başladı.
Hükümet kanadı, yaptığı açıklama ve değerlendirmelerle emniyetteki
düzenlemenin "tasfiye" olmadığını belirtirken, muhalefet ise
"tasfiye" iddiasında ısrar ediyor.
Gelinen bu durumu, yakın süreçte yaşanan bazı gelişmelerin
tetiklediği bilinen bir gerçek.
Son iki yılda emniyetin hükümete karşı yürüttüğü iddia edilen
operasyonel çalışmalar karşısında, hükümet; aslında hiç de
beklenmeyecek bir şekilde "karşı operasyon" için düğmeye bastı.
MİT soruşturmasıyla başlayan bu takvimin, 17 ve 25 Aralık soruşturmalarıyla birlikte hükümetin polise karşı "sıkı önlemler" almasını gerektiren konuma ulaşması, emniyet teşkilatını yeniden "kimliği tartışılır" hale getirdi.
AKP hükümetleri öncesinde kurulan tüm koalisyon hükümetlerinde emniyet teşkilatını yönetmekten sorumlu olan İçişleri Bakanlığı'nm; koalisyonun "sağ" kesiminin emrinde bulunması; içinde Türkiye mozaiğinden izlerin cıy istenilen kadar olmaması, 'kimlik erozyonu'na ortam sağlamak açısından fazlasıyla etkili oldu.
Kimi zaman askere, kimi zaman da MİT'e alternatil olarak
kullanılan emniyet teşkilatı; ne yazık ki bugün gelinen noktada
alternatif hizmetin bedeli ağır biçimde ödüyor. Göreve gelen tüm
hükümetlerin kendilerine göre öncelikli yapılandırma amacı içinde
olduğu bir emniyet teşkilatının, yeniden yapılandırılmayı uğraması
kaçınılmazdı.
Yeni yapılandırma sonrasında Türk Emniyeti'nin önündeki en büyük
hedef, artık siyasetin değil "ülkenin ve bireyin polisi"
olmasıdır.
Bunu gerçekleştirirken özellikle "toplum ve bireyin hakkının"
gözetilmesini sağlamak, Türkiye'nin en büyük beklentisidir.
EMNİYET HARCAMALARI ARTIYOR
İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Milli İstihbarat Teşkilatı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı iç güvenlik harcaması yapan kurumlar ve bu kapsamda pastada en büyük pay Emniyet Genel Müdürlüğü’nün. 2013 yılında yüzde 70 olan Emniyet Müdürlüğü’nün iç güvenlik harcamalarının içindeki payı; 2014, 2015 ve 2016 bütçelerinde yüzde 74’e çıkıyor.