Ekonomide alarm: İthal mallar zamlanacak

- Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye ekonomisine yönelik uyarılarda bulundu.

Merkez Bankası’na faiz indirimi konusundaki siyasî baskının ikinci çeyrek büyüme verilerinin ardından yoğunlaşabileceğini vurguladı. Kuruluş, bu yılın başındaki para politikası düzenlemelerinin başarısına rağmen, ekonomide yeniden dengelenme sürecinin yılın geri kalanında daha güç hale gelebileceğini ifade etti. Ekonomik popülizmin gelecek yılki seçimler öncesinde bir risk olarak korunduğunu belirtti.

Türkiye’nin notuna dair bir sonraki gözden geçirmesini 3 Ekim’de açıklayacak olan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, dün ekonomiye yönelik önemli uyarılarda bulundu. Çekirdek enflasyonun yılın başından bu yana yüzde 9’un üzerinde seyrettiğine dikkat çeken kuruluş, bu seviyenin Merkez Bankası’nın yıl sonu tahmini ve orta vadeli hedefinin oldukça üzerinde olduğunu vurguladı. Enflasyondaki artışa karşın, para politikası ayarlamalarının gevşediğini belirten Fitch, “Merkez Bankası, son PPK toplantısında bir haftalık repo faizi oranını yüzde 8,25’te sabit tuttu ancak gecelik borç verme oranlarını düşürdü. Merkez Bankası’na faiz indirimi konusundaki siyasi baskının azaldığına dair bir belirti yok. Bu baskının bu hafta açıklanan ikinci çeyrek GSYH verilerinin ardından yoğunlaşabileceğine inanıyoruz.” değerlendirmesini yaptı.

Fitch, bu yılın başındaki politika düzenlemelerinin başarısına karşın, Türkiye ekonomisinde yeniden dengelenme sürecinin yılın geri kalanında daha güç hale gelebileceğini kaydetti. Kuruluş, “Para politikası ayarlamaları mayıs ayından bu yana gevşerken, Euro Bölgesi ekonomisindeki kırılgan toparlanma ve jeopolitik risklerdeki artış, cari işlemler açığındaki düzelmeyi yavaşlatabilir.” dedi. Mevcut verilerin yeniden dengelenme konusunda karışık mesajlar taşıdığını belirten Fitch, “Merkez Bankası’nın izlediği 13 haftalık ortalama göstergeye göre, yıllık kredi büyümesi 2013 yılı ile karşılaştırıldığında neredeyse yarı yarıya azalarak yüzde 20’ye geriledi. Ancak düşüşün hızı yavaşlarken, faiz indirimlerinin devam etmesi bu trendi kolayca tersine çevirebilir. Merkez Bankası araştırması cari açığın özellikle kredi büyümesine duyarlılık taşıdığını gösteriyor.” ifadesini kullandı. Ekonomik popülizmin gelecek yılki parlamento seçimleri öncesinde bir risk olarak korunduğunu belirten Fitch, “Ancak Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından yapılan kabine atamaları, güvenilir ve tecrübeli ekonomi yönetimine sahip olmanın değerini ortaya koyarken, ilk yarı bütçe rakamları mali disiplinin korunduğunu gösteriyor.” dedi. Fitch, cari işlemler açığının GSYH’ye oranının bu yılki yüzde 6,2 seviyesinden, 2015 yılında yüzde 5,7’ye yavaşlamasını beklerken, yüzde 70’i portföy girişleri ve kaynağı belirsiz sermaye akımları ile fonlanan dış finansman kalitesinin zayıf kaldığına dikkat çekti.

Yüksek cari açık ve brüt dış finansman ihtiyaçlarının kredi notu zayıflıkları olduğunu vurgulayan Fitch’e göre, Türkiye sermaye girişlerinin azaldığı ‘şok senaryosu’na en duyarlı gelişmekte olan ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’nin geçmişte de dış şoklara karşı dayanıklı olduğunu ve dış piyasaya erişimini koruyabildiğini belirten Fitch, “Olumlu piyasa erişiminin devam edeceğini düşünüyoruz. Ancak brüt dış borç içinde kısa vadenin payı, bankaların borçlanmaları öncülüğünde 2007 yılından bu yana iki katına çıkarak yüzde 32’ye yükseldi. Bankaların, piyasanın ani ve uzun kapanmasını da içeren daha aşırı bir senaryoya yönelik duyarlılığı bu nedenle yükseldi.” değerlendirmesini yaptı. Türkiye’nin ‘durağan’ görünüm ve yatırım yapılabilir en düşük seviye olan BBB- kredi notunu son olarak 4 Nisan’da teyit eden Fitch, ülke notuna dair bir sonraki gözden geçirmesini 3 Ekim’de açıklayacak.