Bitmedi geri geliyor! Meteorolojiden lodos için sarı kodlu uyarı!
Meteoroloji, İstanbul için sarı kod ile lodos uyarısında bulundu. Lodos ve şiddetli fırtınada çatıların uçmaması için sağlam malzemelerin kullanılması gerektiğini belirten uzmanlar, çelik konstrüksiyon ve metal yapıların tercih edilmesi gerektiğini söylüyor.
Geçtiğimiz günlerde etkili olan lodos İstanbul’da 528 çatının
hasar almasına neden oldu. Meteoroloji, İstanbul için sarı kod ile
lodos uyarısında bulundu. Fırtınanın oluşturduğu tahribat ile
çatıların sağlamlığı konusu gündeme geldi. Uzmanlar, iklim
şartlarına göre hesaplama yapılarak yapıların oluşturulması
gerektiğini vurguluyor. Uzmanlar, fırtınadan korunmak için ahşap
çatılardan vazgeçilmesi gerektiğini belirtirken, çelik
konstrüksiyon ve metal yapıların tercih edilmesi gerektiğini
söylüyor.
Marmara ve Karadeniz bölgelerinde geçtiğimiz günlerde etkili olan
lodos birçok yapıda hasar oluşmasına neden oldu. AFAD’ın açıkladığı
bilgilere göre, İstanbul’da yoğun bir şekilde etkili olan fırtınada
528 çatı hasar aldı. Fırtınanın oluşturduğu tahribat ile çatıların
sağlamlığı konusu gündeme geldi. Uzmanlar, doğru projelendirilmemiş
yapıların bu tür felaketlerde hasar aldığını belirtiyor. Fırtınadan
alınacak hasarı minimum seviyeye indirmek için, iklim şartlarına
göre hesaplama yapılarak yapıların geliştirilmesi gerektiği
vurgulanıyor.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan İnşaat Mühendisi Erol Dilaver,
mevcut yapıların doğru projelendirilmediği için hasar alabildiğini
belirterek, "İstanbul’da geçtiğimiz günlerde gerçekleşen fırtınada
AFAD’ın açıkladığı verilere göre, 528 adet yapının çatısında hasar
meydana geldi. Hasar gören yapıların yüzde 70’i onarım sürecinde
yer alıyor. Böyle felaketlerde çatıların hasar almasının doğru
projelendirilmemiş yapıların neden olduğunu söyleyebiliriz.
Geleneksel yöntemlerle yapılmış çatılarda bu felaketin bıraktığı
izleri gördük. Yanlış yapılan işçilikler, kullanılan malzemenin
kalitesi başlıca nedenler arasında yer alıyor" ifadelerini
kullandı.
"Çelik konstrüksiyon ve metal yapılar tercih
edilmelidir"
Fırtınanın daha çok yüksek kesimlerde etkisinin yüksek olduğunu
vurgulayan Dilaver, "Böyle bir durumun önüne mevcut bölgenin iklim
şartlarına uygun bir hesaplama yapılarak oluşturulacak yapılarla
geçilebilir. Bunların yapılması durumunda doğal afetlerde böyle bir
hasarın oluşacağını düşünmüyorum. Böyle felaketlerin oluşmaması
için ahşap çatılardan vazgeçilmesi gerekiyor. Bunun için çelik
konstrüksiyon, metal yapılar tercih edilmelidir. Bunlar daha
kuvvetli ve mukavemeti daha yüksek malzemelerdir. Bu malzemeler,
böyle felaketlerin can ve mal kaybına etkisini minimum seviyeye
götürecektir" dedi.
"İstanbul’da bulunan yapıların yüzde 70’i lodos gibi
felaketlerden etkilenecek yapılar"
İstanbul’da devam eden kentsel dönüşüm projelerinin tek nedeninin
deprem olarak bilindiğinin altını çizen Dilaver, "Bu projeler
aslında tüm doğal afetleri kapsıyor. Lodos felaketi daha çok yüksek
kesimlerde meydana geldi. Anadolu Yakası ve Avrupa Yakası’nda
felaketin yoğun gerçekleştiği yerler oldu. Avrupa Yakası’nda
Başakşehir, Çatalca bölgelerinde yoğun olarak bu felaket
hissedildi. İstanbul’da bulunan yapıların yüzde 70’i lodos gibi
felaketlerde etkilenecek yapılar. Böyle yapılar yüksek kesimlerde
olmadığı için mevcut binalar çok fazla etkilenmedi. Daha kuvvetli
bir fırtınanın gelmesi durumunda böyle yapılar risk altında yer
alıyor" açıklamalarında bulundu.
"Malzeme kalitesi kadar uygulamanın da önemi çok
büyük"
Alınması gereken önemlerden bahseden Dilaver, "Uzman ekipler
tarafından projelendirilen yapıların inşa edilmesi gerekiyor. İklim
şartlarına uygun projelerin uygulanması gerekiyor. Uygulama yanlış
yapıldığı takdirde böyle hasarların meydana gelebileceğini
söyleyebiliriz. Malzeme kalitesi kadar uygulamanın da önemi çok
büyük" diye konuştu.
"Doğal afetler, yanlış uygulamalar ve yanlış işçilik
yüzünden hasar oluşturuyor"
Yaşanan fırtınada binaların dış cephesinde de hasarlar görüldüğünü
dile getiren Dilaver, sözlerini şöyle tamamladı: "Binaların dış
cephelerinde oluşan hasarlar da yanlış uygulamadan dolayı meydana
geldi. Dış cepheler yaz ve kış mevsiminde yapılmaması gerekiyor.
İlkbahar mevsiminde dış cephe malzemeleri yapıya daha kuvvetli bir
dayanıklılık sağlıyor. Doğal afetler, yanlış uygulamalar ve yanlış
işçilik yüzünden hasar oluşturuyor. Fırtınanın etkili olduğu bazı
ülkelerde fırtına hızı 250 kilometreye kadar ulaşabiliyor.
Fırtınanın Türkiye’de 130 kilometre hıza ulaştığı söyleniyor. Böyle
bir hıza göre aldığımız hasarlar çok fazla. Bunların daha minimum
düzeyde olması lazım".