Bakan Varank: Kılıçdaroğlu sözde değil, özde faşist bir genel başkandır
SANAYİ ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili sarf ettiği ‘Sözde Cumhurbaşkanı” ifadesine yönelik, "Bu tavrın adı tüm dillerde faşistliktir. Bakınız çok net söyleyeceğim; Kemal Kılıçdaroğlu sözde değil, özde faşist bir genel başkandır” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, AK Parti Kilis il kongresine katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da online olarak katıldığı kongrede, çevre illerden gelen milletvekilleri ve belediye başkanları ile partililer yer aldı. Bakan Varank kongre öncesi ziyaret ettiği valilik binasına makam aracını kendisi kullanarak geldi.
Kongre salonunda partililere seslenen Bakan Varank, en büyük yalanı, en büyük iftirayı atanın parti içinde ödüllendirildiği bir ana muhalefet partisi ile karşı karşıya olduklarını ifade ederek, "Genel başkanı bir yandan, parti yöneticileri diğer yandan Türkiye’nin gündemini yalan ve iftiralarla sabote etmek istiyorlar. Bu girişimlere karşı başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, bakanlarımız, milletvekillerimiz ve genel başkan yardımcılarımızla bir mücadelenin içindeyiz" dedi.
Mustafa Varank, nüfusundan daha fazla sığınmacıya kapılarını açan Kilis’in tüm dünyaya hoşgörüyü ve misafirperverliği, İslam alemine de ensar olmayı yeniden hatırlattığını söyledi.
Sığınmacılar konusunda Avrupa’nın ve dünyanın iki yüzlü tavrına
hep birlikte şahit olmaya devam ettiklerini belirten
Varank, Türkiye’nin yaptığı operasyonlar ile bölgede birçok
oyunu aynı anda bozduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"Suriye’deki istikrarsızlığı Türkiye’ye taşıyamayanlar, oluşturmak
istedikleri terör koridoruyla bizi kıskaca almak istediler. Gereken
cevabı sadece Suriye’de vermekle kalmadık. Doğu Akdeniz’den
Libya’ya, Azerbaycan’dan Irak’a kadar her alanda başarılı
neticelerle Türkiye’nin cevabını muhataplarına ilettik. İletmeye de
devam ediyoruz.
Mesajımız çok net. Bölgede Türkiye’yi dışlayan ve kabuğuna çekilmeye zorlayan hiçbir adıma asla müsaade etmeyiz. Milli güvenliğimizi ve egemenliğimizi doğrudan tehdit eden terör yuvalarını ortadan kaldırmak için tarihi operasyonlar başlattık. Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşu ile Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Kalkanı operasyonlarını başarıyla tamamladık. Sınırın öbür tarafındaki teröristlerin temizlenmesi sayesinde sınırımızda ve özellikle de Kilis’te güvenliği tesis ettik.”
‘HER SALDIRIDA HEDEFLERİMİZE DAHA SIKI
SARILDIK’
Bakan Varank, Türkiye’ye yapılan her saldırırda AK Parti olarak
hedeflerine daha sıkı sarıldıklarını da vurgulayarak, "Gezi, 17-25
Aralık, 6-8 Ekim olayları, 15 Temmuz ve ekonomik saldırılar,
bunların hepsi, Türkiye’yi iddiasından vazgeçirmek için kurgulandı.
Ama biz her saldırıda hedeflerimize daha sıkı sarıldık. Bizi bu
süreçte hiçbir terör örgütü, uluslararası odak ya da gizli-açık
düşmanlık gösteren ülke yormadı, yoramaz. İstisnasız her saldırıda
Türkiye düşmanlarının yanında saf tutan bir muhalefetle uğraşmak
inanın insanın enerjisini tüketiyor” diye konuştu.
‘KILIÇDAROĞLU SÖZDE DEĞİL ÖZDE FAŞİST BİR GELEN
BAŞKANDIR’
Varank, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili sarf ettiği ‘sözde’ kelimesi ile
ilgili de şöyle konuştu:
"Milleti balık hafızalı zannedip, ‘başörtüsü sorununu biz çözdük’
diye ortada gezinenlerin engellemelerine rağmen bu sorunu çözdü.
İşte bugün yanlarına başörtülü kadınları alıp onlara adeta ‘vitrin
mankeni’ muamelesi yapanlara rağmen bu sorunu çözdü. Bunları
anlatıyorum, çünkü bu faşist zihniyet emin olun hala capcanlı, hala
dipdiri. CHP demek, ayrımcılık demektir, ötekileştirme demektir,
ikna odaları demektir.
Fırsatını bulduklarında, en ufak bir güç elde ettiklerinde, zulmettikleri o eski günlere anında dönerler. Nitekim dönüyorlar da. Çıkıyor; ‘bana oy veriyorsan öğretmensin, vermiyorsan değilsin’ diyor. Öteki gün çıkıyor, 27 milyon vatandaşımızın oyunu hiçe sayarak, ilk kez halkın doğrudan oyuyla seçilen Sayın Cumhurbaşkanımıza ‘sözde cumhurbaşkanı’ diyor. Bu tavrın adı tüm dillerde faşistliktir. Bakınız çok net söyleyeceğim, Kemal Kılıçdaroğlu sözde değil, özde faşist bir genel başkandır.”
Bakan Varank, Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü'ne Melih Bulu'nun
atanması ve sonrasında yaşananları da hatırlatarak şöyle devam
etti:
"Kılıçdaroğlu’nun özlemini duyduğu Türkiye, ikna odalarının
kurulduğu, inancından, siyasi görüşünden dolayı dışlananların,
zulmedilenlerin olduğu, sermayenin ayrımcılığa tabi tutulduğu bir
Türkiye’dir. İşte daha yeni Boğaziçi Üniversitesi’nde rektör
atanması sonrası yaşananlar hafızalarımızı tazeledi. Bunların
yürüttükleri şeyin adı asla siyaset değildir. Büyük hedeflere
kilitlenmiş, bölgesinde ve dünyada artık farklı bir ligde mücadele
eden Türkiye’nin gündemini bunlara esir etmeyeceğiz. Mücadeleden
geri durmadan, Türkiye’yi büyütmek, milletimizin refahını
yükseltmek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz.”
YERLİ AŞIDA SON VİRAJ
Bakan Mustafa Varank, başlayan aşılama programıyla birlikte
pandemide bir dönüm noktasına gelindiğini, ithal edilen aşıların
yanında yerli aşı çalışmalarında da artık son viraja girildiğinin
altını çizerek, "Elde edeceğimiz başarılı neticelerle, toplumumuzun
tamamını aşılayıp, bu sıkıntılı süreci Allah’ın izniyle arkamızda
bırakacağız. Biliyorsunuz, ekonomi ve hukuk alanında önemli bir
reform gündemimiz var. Bakanlıklarımız tam bir uyum ve eş güdüm
içinde bu gündeme odaklanmış durumda. Şeffaf ve öngörülebilir bir
anlayışla yatırım ortamımızı daha da güçlendireceğiz. Türkiye’nin
yönü üretimdir, yatırımdır, istihdamdır. Önümüzdeki dönem
Türkiye’ye yatırım yapanların çok daha fazla kazanacağı bir dönem
olacak’’ diye konuştu.